Renkler sadece doğada bizi büyüleyen bir öge değildir. Aynı zamanda etrafta yapılı çevrede de bizi tamamen etkisine alan bir ögedir. Bazen sadece renkler bizim o günkü modumuzu tam anlamıyla değiştirmeye yeterli olabilir. Çünkü renklerin anlamı çok büyüktür.
Aynı zamanda renkler bir kimliği temsil etme konusunda da oldukça başarılıdır. Örneğin yeşil doğayı, kırmızı aşkı gibi. Ama bence renklerin insanlardaki karşılığı bu tür kalıplardan ziyade daha önce yaşadığı bir hatırası ile bütünleştirmesinden oluşmaktadır. Yani çok mutlu olduğu bir zaman diliminde etrafında çok fazla mavi varsa içgüdüsel olarak mavi ona mutluluğu hatırlatıyor olabilir.
Günlük yaşantımızda yan yana getirdiğimiz renklerin kombinasyonu daha önceleri yaşadığımız duygusal deneyimlerle oluşturmaya başlıyoruz. İnsanların tercihlerinde renk uyumunun çok önemli olduğunu biliyoruz. Mimari tasarımda da renklerin uyumluluğu çevredeki kaliteyi belli eden bir unsurdur. Bir yapının karakterini ortaya çıkarmak için ışıkla beraber renklere de başvurabiliyoruz. Arka planda kalmış olan bir yapıyı ön plana çıkarmak için kasıtlı olarak zıt renler kullanılabiliyor. Böylece kullanıcın mekânda verdiği tepki de değişebiliyor.
Genellikle mimaride renk seçimi kullanıcı ve tasarımcı arasında kararlaştırılır. Ama genel olarak kabul edilen birkaç bilgi de vardır. Renk tercihinde mekânın içeri aldığı doğal gün ışığı, yüksekliği gibi belirleyici ana unsurlar vardır. Ayrıca mekânın hangi amaca uygun kullanıldığı da mekân için tercih edilecek renkler için de önemli bir kriterdir. Ama en önemlisi kişisel olarak beğenilen renklerin tercih edilmesidir böylece verimli bir mekân elde edilecektir.
O zaman renk tasarımın önemli öğelerinden biridir diyebiliriz…
Comments